Yöresel İnanışlarımız

YÖRÜK İNANIŞLARI
Yörük inanışları Yörüğün yaşam tarzından çıktığı için genellikle hayvanlarla ve doğa ile ilgili bir karakter gösterir.
Ava giden kişiye “Nereye gidiyorsun?” diye sorulmaz. Sorulduğu takdirde kişi avlanamaz.
Bir avcı kendi avı dışında başkasının avını taşımaz.
Av köpeği sırtüstü yatarak debelenirse o gün avın bereketli geçeceğine inanılır.
Uzun süre avlanamayan avcı tüfeğini yere koyar, üç defa tüfeğin üstünden atlar veya tüfeğin üzerinden et geçirirse şansının döneceğine inanır.
Ava giden kişinin önünden kedi geçmesi uğursuzluk olarak kabul edilir ve böyle bir durumda avcı geri döner, ava çıkmaz.
Baykuş sesi ölüm habercisi olarak kabul edilir ve çevreden bir kişinin öleceğine yorulur. Buna engel olmak için taşa atılarak uzaklaştırılmaya çalışılır.
Baykuş ötmesi bazen hasta hayvanın iyileşeceğine de yorumlanır.
Tilki görülmesi işlerin yolunda gideceğine yorumlanır.
Yılan görülmesi o yıl işlerin yolunda gideceğine yorumlanır.
Kaplumbağa görüldüğünde “Benim adım Fatma, bana siğil atma” denir.
Kaplumbağa görülmesi hayra alamet sayılır.
Tavşan görülmesi uğursuzluk alametidir.
Köpek uluması yörede bir ölüm olacağına yorumlanır.
Tavuğun folluk yumurtası başkasına verilmez, verilirse evin bereketinin gideceğine inanılır.
Bahar ayında leylek geçmesi o yıl işlerin yolunda geçeceğine işaret olarak kabul edilir.
Karıncanın yuvasından çıkardığı toprağı günüye yığması o yıl havanın iyi olacağına, doğu yönüne yığarsa o yıl havanın kötü geçeceğine yorumlanır.
Hayvanların olağanüstü bir şekilde iştahla otlamaları durumunda o yıl havanın çok sert geçeceğine yorumlanır.
Salı ve Cuma günü göçe başlanmaz.
Salı ve Cuma günleri dışarıya soğan verilmez, aksi takdirde malına, canına zarar gelir.
Hayvanlara nazar değmesin diye hayvana çıtlık ağacının dalı veya boncuk takılır. Takılmasa hayvanlara yılanın sokacağına inanılır.
Damızlık verilirken üzerine bozuk para, tuz, biraz da çörek otu konulur. Konulmazsa hayvanları canavar kapar.
Salı günü damızlık alınmaz. Damızlık Cuma veya Pazar günü alınmalıdır.
Devenin tüyü hamaylıdır, şeytan gelmez.
Devenin canı burnundadır. Canavar deveye burnundan saldırır.
Keçi ağacın pürüne fazla saldırır, kuyruğunu sallayıp hızlı hızlı yerse yakında hava bozacağına inanılır.
Keçi taşın başına oturup geviş getirirse havanın iyi gideceğine inanılır.
Çobanın gönlü olursa keçeden sütü çıkarır.
Çobanın gönlü olursa tekeden telemeyi çalar.